26 Mayıs 2011 Perşembe

tak takıştır

 uzun bir aradan sonra yine yüzükler...
yapılanların sayısı azalınca kolay post olan tak takıştıra geçiş yapıyorum.
serçe parmağımdaki trendyol;
diğer çift olanları ise pieces (veramoda)

24 Mayıs 2011 Salı

runner

 yine cıvıl cıvıl ve yine nil yeşili renkler...
 kumaş yine çok eskiden (yani istanbul'dan) aldığım bir kumaş. sanırım öylesine hoşuma gittiği için almıştım.
 kumaşlarımı karıştırırken hatırlayıp ve tam da bir runner boyutunda olduğundan runner yapmaya karar verdim. eh tabi mutfağımın renklerinde de olduğundan tam oturdu.
sadece kenarlarını katlayıp yaptığım runnerın kumaşı...

 (bu arada yağlık&sirkelik takımı mudo.com.tr'den; yanındaki eski şişe yeni vazolarsa inci'nin doğal meyve suyu şişeleri)

17 Mayıs 2011 Salı

yastıklar

daha önce size bahsettiğim yastıklar işte bunlar
 bu bahar dalı kumaşın hikayesini biliyorsunuz. diğer puantiyeli kumaş yastık koltuklarla beraber gelen.
buradaki düz mavi küçük şönilli kumaşta yine eski çalıştığım fabrikadan olup o da bu şekilde yastığa dönüşmüş durumda.
en son olarak toplu şekilde.
kumaşlarım (puantiyeli hariç) zaten güzel olduğundan yastığa farklı bir model yapmayı düşünmeden düz bir şekilde diktim.
bu arada içlerinide eski koltuğumuzun kırlentlerinden yararlanarak içlerine geçirdim. yani bir çeşit yüz yenilme yaptım.

16 Mayıs 2011 Pazartesi

beyaz elbise

 elbisemi, yani eski tunik yeni elbisemi çok önce almıştım. aslında bir iki defada giydim. ama böyle elbise halini alınca daha güzel olacağını düşünerekten bu işlemi gerçekleştirdim.
 
öncelikle eteğin uçlarını söktüm (aslında gereksiz bir ayrıntı ama çekmişim fotoğrafını koyayım dedim.)
 sonrasında eteğin ucuna düzgünce ek olarak aldığım düz beyaz kumaşı iki kat olarak serdim. hafifçe kenarlarından çizdim.
sonra bu çizdiğim parçayı çift kat yaptım tekrardan ki kenarları eşit olsun birbirine diye. ve bu şekilde kestikten sonra aşağıda gördüğünüz şekilde ekledim. şimdi özel bir günde giyilmeyi bekliyor...

14 Mayıs 2011 Cumartesi

perdeler 2

gelelim nasıl diktiğime;
anlayanlar için açıklamak gerekirse malesef ben kumaşın enini boy yapmak durumunda kaldığım için (yani çizgileri enine değilde boyuna kullanmak istediğim için) ortadan ekledim. ama bu eklemeyi sopaların arkasına getirdiğim için görüntüde sorun olmadı.
işte bu eklemeyi yaptıktan sonra kumaşımı serip yanlardan pencere boyutuna göre katladım. aşağıda iğneli katlanmış halini görüyorsunuz.
bu arada en ölçüsü pencerenizin iki kenarından 10 cm. dışarıda olarak, boy ölçüsünüde yaklaşık 3 mt. olarak alabilirsiniz.
 
bu katlamayı yapıp diktikten sonra alt kısmı da orada takacağımız sopanın kalınlığına göre kıvırıp dikiyoruz.
aşağıdaki fotoğrafta hem perde ucunun dikilmiş halini hem de yanda ince sopa için kıvrılıp dikilen yeri görebilirsiniz.
ince sopanın yerinin dikilmiş hali de ön taraftan böyle görünmekte ama ütüsüz olarak tabi...
ve tabi ki perdemizi kornişe geçirmek için bu perde halkalarının takıldığı (şimdi adını hatırlayamadım) kurdele tarzı birşeyi de perdenin boyunu ölçüp biçtikten ve katlayıp diktikten sonra aşağıda görüldüğü gibi ucuna dikiyoruz.
sonraki aşama küçük perde halkalarını sopalar için katladığımız kısmın her iki yanının arka tarafına dikmek. bu halkaları ekledikten sonra ince kurdelemizi bu halkalardan geçiriyoruz yukarıya doğru. 
aşağıdaki katların iki ucuna kenardan 5-6 cm. içeride dikilmiş halini görebilirsiniz.
en alt halkaya kurdeleyi düğümleyip sıralı şekilde yukarı doğru halkalardan geçirerek kurdeleyi yukarıya çıkarıyoruz.
işin püf kısmı ise kurdeleyi tutacak aparat perdenin ne tarafına gelecekse kurdeleleri o taraftan çıkarmak. bunu nasıl anlatacağımı bilemiyorum ama umarım fotolardan anlaşılır.iki kurdeleyi de yukarıya çıkardıktan sonra kurdelenin takılacağı aparat duvarda perdenin hangi tarafına gelecekse diğer taraftaki kurdele ucunuda bu tarafa getirip iki kurdeleyi birden bir kenardan aşağıya salıyoruz. aşağıdaki fotoğraflardan daha iyi anlayabilirsiniz zaten anlatmak istediğimi.
 ve işte perdemizin bitmiş hali (tersten de olsa);
 

11 Mayıs 2011 Çarşamba

perdeler

 nasıl başlayacağımı bilemedim; uzun zaman önce yaptığım birşeyi ancak sizinle paylaşabiliyorum o yüzdendir belki nereden başlayacağımı bilememem. 
bu perde aslında şubatta misafirlerim (ablamlar ve görümcemler) gelmeden hazır olsun telaşıyla bitmişti. ama o tarihten bu yana perde aparatı dediğim kurdeleleri sardığım şeyi bulamadığımızdan,yapamadığımızdan bugüne dek bekledi sizinle paylaşmayı. hatta bir sonraki nasıl diktim postundaki fotoğrafları sıralayıp atmıştım bile o tarihlerde. buradaki adreste bulunan perde dikimini görünce neden olmasın deyip başladım bu işi yapmaya. kumaşlarıda o dönem çalıştığım fabrikadan alınca (bedava); hatta katlamalı perde sopalarını da o zamanlar mutfağa perde diktirdiğim perdeciden elde edince (bedava) baya ucuza geldi; hatta masrafsız diyebiliriz!!
son görünümler aşağıda;
 bu arada perdelerin kaymaması için kornişe geçirirken perdenin ilk ve son yani iki uçtaki  halkalarını geçirmeden önce araya sabitleyici perde halkalarından geçirerek onları cama göre ayarlayıp yerini belirleyince iyice sıkıp sabitleyerek kendimce bir çözüm buldum. umarım iyi açıklayabilmişimdir. yani 2 parça perde için 4 tane sabitleyici perde halkasıylada bu işi çözmüş oldum. hesaba katamadığım perdenin en üstündeki kısmına da bir katlama yapıp sopa geçirmekti. çünkü sizde resimden farkedebilirsiniz ki en üstte kurdeleleri çektiğim için içe doğru bir eğilme yapıyor. ama bu kadar kusur olur yani değil mi?
şimdilik aklıma başka birşey gelmemekte; eğer sizin aklınıza birşey gelirde takılırsanız mail atabilirsiniz rahatlıkla...
 
 
 perde aparatı dediğim şey de aşağıda; hatta koçtaş ve bauhaus'ta bile ararken çalışanlara bu şekilde bahsettim. sanırım kendine ait bir ismi yok?.

10 Mayıs 2011 Salı

mor etek

 yine biraz yanlış bir uygulama oldu kumaş itibariyle ama son hali fena değil; umarım rahatlıkla giyilebilir.
burdada yazlık ketenden bir etek olan bu modeli ben kışlık olarak düşündüm ve özellikle modeli verebilmesi için dökümlü bir kumaş aradım ama tabi kışlık kalın bir kumaş olup büzgüsüde fazla olunca kemer kısmını dikmek pek kolay olmadı. ama olduğu kadarı bu işte...
bu eteği yiğenime bu kışlık dikmeyi planlamıştım ama kumaşı aldıktan sonra girdiğim duraklama dönemine denk geldiğinden anca bitebildi ve artık ne yazık seneye giyebilecek; beğenirse tabii. ama çokta üzülmüyorum o da yeterince giyemezse arkadan gelen yiğen ve inci bunun hakkını verirler.
tabi henüz yiğene ulaşmadığından modellik fotoğraflarımız yok. ulaştığında da umarım unutmam...
 model burdanın 2010 mayıs sayısındaki 149 nolu model. burdadaki halleri;

9 Mayıs 2011 Pazartesi

kırmızı bir şort, helesi biten...

  o uzuun hiçbirşey yapamadığım dönemden önce başladığım bu şortu şimdilerde yeni bitirdim sayılır. bu ne kadar bir zaman derseniz . yaklaşık 1-2 ay gibi bir süre. dikişten uzaklaşmamın bir nedenide arka kapakları hayatımda ilk defa yapmam ve kendimi zorlayıp uzaklaşmam şeklinde oldu. ama sonunda konsantre olup oturunca 1 gecede yapıverdim ikisinide.
kumaşı da buradan hatırlayabilirsiniz. 1 mt. kumaştan 2 tane kıyafet çıktı, ne güzel. ekonomik bir yorum oldu bu.
model burda'nın 2009 nisan sayısındaki 137 nolu model. bu sayıyı sonradan tesadüfen eski sayıları satan bir kitabevinde buldum. burdadaki hali burda;

giyimiş halleri de burada;


Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...