altın puantiyeli bluz

kumaş bitirmece çalışmalarımdan birisi. bu ne demek? elimde kalan kumaşları kullanıp bitirmek.bu puantiyeli kumaşı inci'nin trençkotunda astar olarak kullanmıştım. ve tabi çok beğendiğim bu kumaşı hep gözüme kestirdiğim bir model olan bu modelde yaptım. 1 2 hafta önce bitirmeme rağmen bu hafta anca giydi inci havalardan malum...

burda sayısını şu an hatırlayamadım ama bu modelden bir tane daha diktim onun postunda yazarım...o da yakında burada.

bembeyaz

 bu bembeyaz elbisemizin modeli yine burda'nin 2010 haziran sayısından 147 nolu model. kumaşım istanbul'dayken salı pazarında gördüğüm gibi bir kumaşı ararken bulduğum bir kumaş ama inanın onun kadar güzel değil. bursa'da ancak bu kadarını bulabiliyorsunuz malesef.

 eğer havalar açarda güneş yüzünü gösterirse birgün inşallah giyilmiş hallerini de çekebilirim. zira yazı özledik değil mi?

 burda'daki halleri;..

giyilmiş hali buradadır

bal rengi elbise

 kumaştan gözleriniz kamaşabilir:) çok şahane birşey olduğundan değil de optik olduğundan... o yüzden aşağıda daha net görebilirsiniz.

modelimiz burda 2010 haziran sayısının 148 nolu modeli. kumaşım taaaa istanbul'dayken aldığım bir kumaş. hemde öylesine, sadece çok beğendiğim için almıştım. ama aklımda bu modeli uygulamak hep vardı. ve sonunda bir düğün vesilesiyle bir akşamda oturup yaptığım bir elbise oldu. yani modelden de anlarsınız zaten öyle uğraştırıcı bir tarafı yok modelin. neyse sonuç bu işte...

daha önceden giyilmiş hali de var...

burda'da ki resimleride böyle;

nevresim yenileme

tek kişilik nevresim takımını ve yorganını misafir için kullanırken şimdi kızımın bebek karyolasını büyüttüğümüzden ona tahsis ettim. yaptığım çalışma da bununla ilgili. evlenmeden önce çeyiz diyerek aldığım tek kişilik desenli yorganı evlendikten sonra altına astar yaptırmak için bu tarz şeyler diken bir yere verdim. kenarlarına altta ki gibi çırt çırt (1 kere mi 2 kere mi yazılır bilemedim?) yapıp ve aynısını astara da dikip bu şekilde birbirine tutturduk. ama sonra bu uygulamadan memnun kalmadım çünkü çırtlar makinede yıkandığında birşeylere takılıp yapışıyor, diğer parçayı tahriş ediyor ve bu beni sinir ediyordu. ben de hazır bu takımın çarşafını yeni yatağa göre ayarlarken bunu da yapayım tam olsun içimde kalmasın diyerek çırtları değiştirdim.

 

önce çıtları söktüğüm yerlere düğmeleri diktim. sonra astarı yorganın üzerine serip düğmelere denk gelen yerlere iğne ile işaret koyup makinede ilik açtım.

 

bu işlemlerden sonraki durum aşağıda:

 astarın kapak kısmı:

 çok net ve düzgün olmasada yorganın tam görünümü bir nevi giyilmiş hali:) bu haliyle yaptığımı

daha iyi anlayabilirsiniz.

fotoğrafı süsleyeceğine yorganı düzgün serseydin derseniz; zaten saat 11 civarı bitti ve hemen çekeyim dedim bir daha unutuyorum ve kalıyor. o yüzden, nedenimi söyleyeyim de...

ayrıca burada yazarken 1-2 cümle ile yaptığınızı anlatabiliyorsunuz. ama bu astar düzeltmesini yapmak benim 3-4 akşamımı aldı. akşam dediğim belki 2 saatten hesaplamak lazım ama yapımı uzun sürüp anlatması kısa sürünce sinir oldum, paylaşayım dedim... 

nisan 2010 burda sayısından gömlek

bu sıralar son hız dikişe verdim kendimi. kızımın trençkotunu dikerken baya bir oyalanmıştım. şehir dışına çıkışımında etkisi var bunda tabi ama bir kere hevesim kaçınca biraz zaman alıyor tekrardan dikişin başına oturmak.

bu kumaşım arkadaşımın getirdiği kumaşlardan. tam istediğim tarzda bu gömleğe tam oldu bence. ve hemen 1 günde de diktim. rahaht ve kullanışlı bir gömlek oldu.

kızıma trençkot

bu modelde yine burda'dan. burda'nın Şubat sayısında ki 141 nolu model. modeli iki ayrı kumaşla vermişler. en aşağıda soldaki kalın pamuklu kumaş daha bir kalın. diğer çiçekli olansa daha ince poplin kumaştan. benimkisi ise daha baharlık olacağını düşünerek kanvas kumaştan diktim. zaten modeli ilk gördüğümde de alımda hemen bu klasik trençkot hali canlanmıştı. o yüzden bu hayalimi canlandırmış olmaktan dolayı mutluyum.

dergideki orjinalinden farkları ise; sol tarafına da dış roba koymam (simetrik şeyleri sevmemden dolayı) ve kol ve kemerdeki tokalara diş ve delik yapmamış olmam. daha doğrusu bu doğru düzgün kemer tokası bulamamamdan kaynaklanıyor. bilen varsa beni de bilgilendirsin nereden bulunur böyle kemer tokaları?

kemer tokalarını da tuhafiyeden almış olduğum düz kemer tokalarını kumaşı baliyle yapıştırarak(tuhafiyeci öyle dedi) ve arkasındaki kumaş katlarını da kapamak için kemer tokası şeklinde kesilmiş bir deri parçası yapıştırarak elde etmiş bulunmaktayım.

yine bir gömlek

galiba ben gömlekleri çok seviyorum. bunun yanı sıra sanırım daha çok gömlek modeli göreceksiniz burada...bu diktiğim gömleğim burda 2010 ocak sayısındaki 121 nolu model. kumaşına kadar çok hoşuma gittiği ve çok benzer bir kumaş da bulunca dikmeye karar verdiğim bir gömlek oldu bu. diğer ayrıntılar aşağıda...

bir kaç kutu kaplama devamı

şimdi de gördüğünüz gibi bir jilet kutusunun dönüşümü var. hemen anlatıma başlıyorum.

öncelikle aşağıdaki gibi kutu kapalı halde iken kullanacağınız şekilde tutup üst kapak olacak yerin 3 kenarından maket bıçağı ile kesiyoruz. kullanacağınız şekil dikey de olabilir mesela kalem vs. koymak için. kabataslak kutumuzun şekli belli olmuş oluyor böylece

ve kapak ve taban olan kısmın dağılmasını önlemek için içten koli bandı ile yapıştırıyoruz.

sonrasındaki aşamada kağıdımı alıp yapıştırmadan kaplayacak şekilde kutuma sarıyorum bir nevi kalıp gibi birşey oluyor. bu aşamayı anlatmak gerçekten zor. kağıdımıda kutuya bir seferde kaplamış oluyor ve tek parça kağıt kullanmış oluyorum böylece.açıkçası bu da benim ilk defa yaptığım birşeydi hatırladığım kadarıyla.

kağıdı yapıştırmaya kutunun tabanından başlayabilirsiniz tabi kutunun önündeki payıda hesapladıktan sonra. sonrasında da kapağın üst ve kıvırıp iç kısmını da kaplayıp kutunun içine doğru geri dönebilirsiniz. yan kısımlardan artanlarıda bir şekilde kıvırıp içlere katlayıp sokuşturunca hiç kağıt kesmenize de gerek kalmıyor. benim kutumun bitmiş hali işte böyle aşağıdaki gibi.

ve şimdi de süsleme kısmına geçiyoruz. öncelikle kurdeleyi yapıştırdığım kenarların üst kısımları düzgün görünmediğinden burayı kurdele ile kapattım. geniş (sanırım 4 cm.) bir kurdele ile içe de kıvırarak yapıştırdım kurdeleyi.

sonrasında da kapatma işlemine geçiyoruz bunun için yine kurdele kullandım. öncelikle ön tarafın ortasına kurdelenin üzerine altına 2 sıra ince kurdeleyi yanyana koyup ekleyerek bir düğme diktim.bu ince kurdeleyi kapağa kadar dolayarak yapıştırdım. ama kapağın üst kısmına yapıştırmadım. çünkü o zaman açılıp kapanırken deforme oluyor kurdele.ve bu kurdelenin uç kısmını düğmeye geçirerek kutuyu kapatmış oluyoruz.

bu da en son kutunun dolmuş hali...

küçüğe bir elbise daha

bu kumaşı da çok hoşuma giderek almıştım parça kumaşlar arasından. 80 cm birşey olduğu için inci'ye düşündüm elbette ki. bu modeli ise gap'in sitesinde görüp bilgisayarımda hafızaya almıştım. hem de geçen sene,kumaş ta geçen seneden zaten. biraraya geldiler. bakarak diktiklerimden oldu bu da böylece.